"DÜN SULTANAHMET'TE OLANI GÖRDÜNÜZ"

Sultanahmet'te düzenlenen canlı bomba saldırısında şehit olan polis memuru Kenan Kumaş'a ilgili konuşan Erdoğan, "Dün Sultanahmet'te olanı gördünüz. Bir kadının canlı bomba olarak yaptığı saldırıyla bir polisimiz şehit oldu. Kenan kardeşime Allah'tan rahmet diliyorum. Ailesine başsağlığı diliyorum. Yaralı polisimize de acil şifalar diliyorum." dedi.

"O KADIN İÇİN BİR ŞEY DEMİYORUM"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sultanahmet'te polise yönelik düzenlenen canlı bomba saldırısına ve kadın terörist Elif Sultan Kalsen'e ilişkin ise "O kadın için bir şey demeyeceğim tabi... Acaba bu kadın nasıl böyle yetiştirildi? Nasıl bu hale getirildi? Bunu yapmakla ne elde edeceksin? Oradaki Kenan kardeşimizin ne suçu vardı, ne günahı vardı. Türkiye'nin en önemli turizm noktasındaki destinasyonlardan biri olan Sultanahmet meydanı'nda böyle bir şeyi yaparak insanların, turistlerin gelmesini engellemek için mi bunu yaptı? Buralar güvenli bölge değil, bunu ispatlamak için mi bunu yaptı? Aynı şekide Dolmabahçe'de olan... 6 gün önce orada da böyle bir saldırı oldu. Ne yapmak istiyorsunuz? Elinize buradan ne geçiyor? Bununla ideolojilerinizi bu ülkeye egemen kılabileceğinizi mi zannediyorsunuz?" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları;

Zihinleri geliştirmesi gereken üniversitelerin, zihinleri formatladığı süreçlerden geçtik.
Ben çocuklarımı Türkiye'de okutamadım. Başörtüsü ve katsayı engeline takıldılar.
Ama ne oldu, bu tür hırsızlar bizi mal sahibi yaptı. Bu evlatlarımız da dışarıda gayet iyi yetiştiler. Özgüvenleri daha yüksek şekilde anavatana döndüler. İlim Müslümanın yitiğidir. Nerede görürsek almalıyız. Öğrencilerimizi Japonya'ya göndermemiz gerekiyorsa oraya göndereceğiz. Rusya'ysa Rusya'ya, Maltaysa Malta'ya göndereceğiz.

"ONBİNLERCE İNSAN ÖLDÜRÜLÜYOR"

BM Genel Kurulu'nda dünya beşten büyüktür konusuna ağırlık verdim. Çünkü BM Güvenlik Konseyinin beş tane daimi üyesinin bir tanesinin dudaklarının arasına siz dünyayı mahkum edemezsiniz. Öyle olursa işte Suriye'de 350 bin insanın ölümüne seyirci kalırsınız. Libya'da Irak'ta olanları biliyorsunuz. Onbinlerce insan öldürülüyor. Ses var mı? Müdahale var mı?

"BİZİMLE YAPACAKSAN..."

Ne deniyor havadan bombalarım. Karadan karışmam. Bizimle yapacaksan bizim dediklerimize de önem vereceksin. 'Hayır' diyorlar dert başka. Kobani'de yaşananlar çok açık net ortada.

"HAVADAN BOMBALAMA..."

Biz dedik ki sadece havadan bombalama işle işi çözemezsiniz. Siz girmeyecekseniz o zaman gelin Özgür Suriye Ordusu'nu destekleyin dedik. Nitekim Rasmussen geçen gün karadan da bu işin olması gerekir dedi. Biz de dedik ki 'siz karadan giremeyeceksiniz gelin ÖSO'yu destekleyin.' ÖSO'yu desteklemediler. Kimi desteklediler. Evet. DEAŞ'la Kobani'de savaşan bazı grupları desteklediler. PYD'de de bir terör örgütüdür. Maalesef PKK ile PYD birbirinin aynıdır. Dertleri kuzey Suriye'de bir devlet oluşturmaktır. Biz buna Türkiye olarak sıcak bakamayız.

"DEDİM Kİ KOBANİ'Yİ SORMAYIN"

Fransa'da Sayın Hollande ile görüştük. O da Kobani'yi sordu. Dedim ki Kobani'yi sormayın. Halep'i sorun. Halep'te 1 milyon 200 bin insan var. Kobani'de insan kalmadı. Halep'te ekonomi, kültür, tarih var. Gelin buna müdahale edelim dedik. Orayı bir kenara koydular. Yattılar kalktılar Kobani dediler. 3 günde biter dediler. Uçakla yardım malzemesi gönderdiler. Bir kısmı DEAŞ'ın eline geçti. Dünya beşten büyüktür. Peki ne olarak. Bu sayı 15 mi olur. 20 mi olur? Dönerli mi olur. Bu yapılsın. Ben orada temsil edilmiyorum. Benim temsil edilmediğim bir BM Güvenlik Konseyi benim adıma konuşamaz. Onun için dünya beşten büyüktür tezini dünyaya yayacağız. Şu anda STK'lar oluşuyor onlar da çalışmaya başlayacak. Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Çubuk Külliyesi'nin hayırlı olmasını diliyorum.