"JÜBİLEMİ MERSİN'DE YAPACAĞIM"

2009-2010 yılında hakemliği bıraktığını hatırlatan Dereli, "Geçmişi sorgulamaya gerek yok, geleceğe bakmak en doğrusu. Bir jübile kararı aldım, o dönem jübile için uygun bir koşul yoktu. Jübilemi bu devre arasında yapmayı planlıyorum, Mersin Olimpiyat Stadı'nda olacak. Mersin'in bir rakibiyle oynayacağı maçta jübilemi yaparak hakemliğimi sonlandırmış olacağım. Bu benim için hem bir veda hem de bir vefa jübilesi. Ömrümün çok önemli bir kısmını vakfettiğim hakemliği sonlandırmış olacağım" dedi.
"Jübilemi yaparken çamurlu ve tozlu sahalarında alın teri döktüğüm Mersin'e de vefa borcumu ödeyeceğim" diyen Dereli sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu an ligde 4. sırada olan, çok başarılı işler yapan ve henüz bir kulüp tesisi olmayan Mersin İdmanyurdu'na bütün hasılatı bağışlayacağım. Bir farkındalık, Anadolu kulüplerinin sorunlarına dikkat çekme noktasında, taraftarın takımlarına katkı sağlayacağını düşünüyorum. Bu devre arası olacak, tarihi henüz belli değil."

"SAYIN ZEKERİYA ALP ÇIKIP AÇIKLAMALI"

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Dereli, "TFF Başkanı Yıldırım Demirören'in MHK Başkanı Zekeriya Alp'e '3 büyükler kollansın hem sen hem de ben görevimize devam edelim" dediği iddiasının hatırlatılması üzerine, "Bu iddialara Sayın Zekeriya Alp cevap vermelidir. Eğer bunlar doğruysa vay futbolun haline, eğer futbolun en önemli organlarının başındaki kişiler, böyle açıklamalar yapıyorlarsa hakikaten çok düşündürücü. Bugün Türk futbolunun neden buralara geldiğini çok fazla tartışmamak lazım. Sayın Zekeriya Alp, çıkıp açıklamalı, eğer böyle şeyler konuşuluyorsa bu kurum kendisini sorgulayabilmelidir" ifadelerini kullandı.

TFF'nin hakemlere verdiği, "Yöneticiler, koridorda küfür ederse maçı tatil edin" yetkisini de değerlendiren Dereli, "TFF, yöneticiler eğer koridorda ya da saha içerisinde, devre arasında hakemlerle ilgili küfür, hakaret içinde bir eylemde bulunurlarsa, hakemlere maçı tatil etmeyle ilgili bir yetki verdi. Peki MHK Başkanvekili hakemlere ne söylemiş, çıksın Yüksel Okçuoğlu ben böyle bir şey söylemedim desin. İddialara göre şunu söylemiş: 'Küfürden maç tatil edilmez, aman böyle bir şey yapmayın. Zaten bu talimat çok mantık işi gelmiyor, odanız basılmazsa, kapınız kırılmazsa aman maçı tatil etmeyin.' Böyle bir şey olabilir mi? TFF başka telden konuşuyor, MHK başka telden konuşuyor. Bu iddialar doğru mudur, değil midir. Ben bunları bir haftadır söylüyorum, cevap yok. Cevap vermiyorsan o zaman kabul ediyorsun demektir ki söylenmiş. Neden bu basiretsiz açıklamaları yaptığını TFF ayrıca sorgulayabilmelidir."

"ANKARA'YA ULUSLARARASI STANDARTLARDA BİR SPOR KOMPLEKSİ YAPMAYI DÜŞÜNÜYORUZ"

Selçuk Dereli, Çankaya Belediyesi olarak Ankaragücü'nün sıkıntılarını çözmeye yönelik, çalışma yapıldığını, bunu önümüzdeki günlerde açıklanacağını belirtti. Dereli, kısa zaman içerisinde Çankaya'da hem kulüplerimizin çalışmalarda kullanabileceği hem de vatandaşımızın sağlıklı yaşam için spor yapacağı alanları yapacağız. Bunların yerleri belli oldu. Yüzme havuzları, kapalı spor salonları, semt sahaları yapmayı düşünüyoruz, her şeyden önce uluslararası standartlarda bir spor kompleksi yapmayı düşünüyoruz. Bu projeleri kısa zamanda hayata geçireceğiz. Çok hızlı hareket edeceğiz" diye konuştu.

Hakemliği döneminde Ankara 19 Mayıs Stadı dışında antrenman yapacak yer bulamadıklarını anlatan Dereli, "Anıttepe'nin oradaki sahaya gidiyorduk, vatandaş da orada olduğu için çok üst düzey bir antrenman yapmam gerekirken ne yazık ki onu başaramıyordum. Ankara, tesis yönünden çok fakir. 19 Mayıs Stadı bir futbol stadı değil artık miadını doldurdu. Buranın da elden geçmesi gerekiyor. Bununla ilgili düşüncelerimi Büyükşehir Belediye Meclisi'nde dile getirdim. O tecrübeler kısa zamanda yansıyacak" dedi.

UILENBERG FİYASKOSU

Dereli, UEFA Türkiye Hakem Temsilcisi ve Eğitmeni Jaap Uilenberg'in "fiyasko" olduğu yönünde basında çıkan haberleri de değerlendirdi. Uilenberg'in fiyasko olup olmadığının sahadaki hakem performanslarına göre belli olacağını anlatan Dereli, "Sahaya bakıyoruz, ne yazık ki hakemler kötü gidiyor, iyi maçlar yönetmiyorlar. Ben de kötü maçlar yönettim, arkadaşlarımı da yönetti. Hata olabilir, hata yapan hakemin karalarının altında başka bir şey aramıyorum. Ancak beni üzen şu; görüyorum ki hakemler bugün baskıdan etkileniyorlar, hakemler baskı altında tutuluyorlar. Yani sen eğer seminerde böyle bir şey söylemişsen, Sayın Zekeriya Alp bunun cevabını vermeli, hakemler tabi baskı altında çıkarlar" dedi.

TFF VE MHK İLE İLGİLİ O İDDİALAR

Dereli, MHK Başkanı Zekeriya Alp'le ilgili bir iddiada da bulundu. Dereli, şunları kaydetti:
"Sayın Zekeri Alp, hakemlere şunları söylemiş, 'Sayın Demirören Haziran'da aday, o varsa biz varız, biz varsak siz de varsınız. Lütfen 3 büyük takımları karşınıza almayın, onlarla aranızı iyi tutun.' Eğer bu doğruysa hakikaten yazık. Gaziantepspor maçında Özgür Yankaya'nın beden diline baktığımızda ne yazık ki bunu sanki hissediyoruz, görüyoruz. Sanki o duyguların bedene yansıması olarak bu sahaya çıkıyor. Ben böyle bir şey görmedim hayatımda. Sanki o takımın gol atmasıyla ilgili bir niyetmiş gibi algılıyorum. Sayın Zekeriya Alp, refleks olduğunu söylüyor. Zekeriya Alp'in basın toplantılarındaki konuşmalarını FIFA listesini belirlerken gibi etliye sütlüye dokunmadan bir süreç izlediğini görüyorum. Mesela iki hafta önce Motta'nın ikinci sarı karttan yüzde yüz atılması gereken pozisyonu konuşmadı bile Zekeriya Alp. Kimdi o maçın hakemi Özgür Yankaya'ydı. Özgür Yankaya, Motta'yı ikinci sarı karttan atmadı, öbür hafta dinlenmesi gereken Özgür Yankaya hangi maça gitti, Gaziantep-Galatasaray maçına gitti. Hani derler ya 'Allah'ın sopası yok' diye, ne oldu bu maçta o hareketi yaşadı. Olmaz bir şey, hakem hata yapar, bazen göremiyorsun o ayrı bir şey. Sonra bakıyorsun, Tolga Özkalfa'nın yönetimine. Fenerbahçe - Eskişehirspor maçının son dakikasında topun eline değdiği iddia edilen futbolcunun üzerinde sarı-lacivertli forma olsaydı Tolga Özkalfa penaltı verebilir miydi? Sorun burada. Bunların tartışılması lazım. O yüzden MHK ve TFF bu anlamda kendisini sorgulasın."

UILENBERG AYDA 50 BİN EURO ALIYOR İDDİASI

Uilenberg ayda 50 bin Euro iddiasına yönelik konuşan Derel, "Sayın Uilenberg ayda 50 bin Euro alsın ama işini de başarılı yapsın, hakemleri eğitsin. Sadece Cüneyt Çakır'ın Avrupa'da, dünyada başarılı yerlere gelmesiyle yetinilmesin" dedi.
Bir gazetecinin "Jübile için federasyondan izin almak gerekiyor ancak siz TFF ve MHK'yla ilgili iddialarda bulunuyorsunuz. Jübile için izin almanız sıkıntı olur mu?" sorusuna, "Ben bu istekte bulunayım, onlar da 'hayır' desinler. Bir görelim bakalım, zamana bırakalım bunu. Ben inandığım her şeyi söylerim. İsterse TFF, MHK bununla ilgili izin vermesin. O zaman tartışırız, konuşuruz" karşılığını verdi.

"YILDIRIM DEMİRÖREN HAZİRAN'DA ADAY OLMASIN"

Dereli, TFF Başkanı Yıldırım Demirören'in Haziran ayında yapılacak genel kurulda başkanlığa hem kendisi hem de Türk futbolu için aday olmaması gerektiğini belirtti.
"Futbolun içinde güçlü olanlar baskısını hissettirir" diyen Dereli, "Ama bu biraz karakter meselesi, biraz da hakemlerin başında bulunan kurumun onları korumasıyla ilgili bir süreç. Bugün bakıyorum, Özgür Yankaya, Motta'yı atmıyor öbür hafta Gaziantep - Galatasaray maçına gidiyor. Bu nasıl bir mesaj biliyor musunuz: 'Sen bu kafayla devam et, doğru yoldasın mesajı kardeşim' Bence Motta'yı atmayan bir hakem ceza almalı. Yok. Bakıyorsun, Sayın Zekeriya Alp basın toplantılarına hakemleri de çıkaracağını söylüyor ama çıkartmıyor. Zekeriya Alp, iyi niyetli bir insan ama çevresindeki insanlar kendisini yanlış yönlendiriyor, çünkü hakemliği bilmiyor. Lütfen artık MHK'nın başında hakem kökenli birileri olsun" değerlendirmesinde bulundu.

"HAKEMLİĞİ BIRAKMAMIN NEDENİ EMEĞİMİN ÇALINMASI"

Bir sezon ligin son haftasında maçını yönettiği bir takımın kümede kaldığını ifade eden Dereli, "Ertesi sezon MHK, beni yine ligin başında o takımın maçına verdi. MHK'yı aradım, görevi iade ettim. Hakemler maçı iade edebilmeli. Hakemler bununla ilgili bir duruş gösterebilmeli" dedi.

"Hakemliği bırakmamın nedeni emeğimin çalınması" diyen Dereli, sözlerini şöyle tamamları:
"Emeğimi çalanlarla bir arada olmam dedim, bıraktım. Onlara fazla takılmıyorum, geleceğe bakıyorum. Ben bu kadar yıllık emeğimin ardından yapacağım jübilede tek amacım Mersin İdman Yurdu'nun bir stadını olması. O yüzden bütün jübile gelirini de Mersin'e tesis yapması için bağışlayacağım."